Abstract
Pelvis fractures are generally caused by high-energy trauma. The early mortality rate approaches to 10% and neurologic deficit, pelvic deformity leg-length inequality, hernia and chronic pain are the possible significant late sequela which cause difficulty in daily life. Treatment should first begin with evaluation of stability and surgeon should decide if the fracture is stable or not. Conservative measures would be appropriate for stable or nondisplaced fractures. More than 2.5 cm separation of the symphysis that can not be reduced by closed manipulation and more than 1 cm displacement at the posterior sacroiliac complex require surgical treatment, that is, open reduction. External fixation alone is not adequate for maintaining instability and therefore should be combined with internal fixation. Anterior and posterior internal fixation of symphysis and sacroiliac joint respectively provides biomechanically the most stable fixation. External fixation in the initial phases of treatment provides stability and enhances tamponade so that hemorrhage minimized and the patient becomes more hemodynamically stable. Furthermore it may be adequate for maintaining reduction of partially unstable (Type B) fractures.
Özet
Pelvis kırıkları çok yüksek enerjili travmalar sonucu meydana gelir. Erken dönemde %10 morfalite oranına sahip olan pelvis kırıklarının geç dönemde de nörolojik defisit, pelvik deformite, kısalık, herni ve kronik ağrı gi-bi önemli ve günlük hayatı zorlaştırıcı problemleri bulunmaktadır. Tedavide önce stabilite değerlendirmesi ya-pılmalı ve kırığın stabil veya instabil olduğuna karar verilmelidir. Stabil veya minimal deplase kırıklar konservatif olarak tedavi edilirler. Simfisis pubiste kapalı olarak redükte edilemeyen 2.5 cm nin üzerindeki deplasmanlar ve posterior sakroiliak kompleksleri 1 cm nin üzerindeki deplasmanlar cerrahi (açık redaksiyon) olarak tedavi edilmelidir. İnstabil kırıklarda eksternal fiksasyon tek başına stabilizasyonu sağlayamaz. İnternal fiksasyonla kombine edilmelidir, instabil kırıklarda biyomekanik olarak en stabil fiksasyonu, anteriorda simfizisin + posteriorda sakroiliak eklemin internal fiksasyonu sağlar. Eksternal fiksasyon akut dönemde politravmatize hastada tamponad efekliyle kan kaybını azaltarak hastanın sistemik stabilizasyonuna yardımcı olur. Ayrıca parsiyel instabil (Tip B) kırıklarda da redaksiyonun devamı için uygun bir tespit yöntemidir.