FollowUp of Callus in Experimental Fractures on which pulsed electromagnetic currents ware adapted and the investigation of its resistance via Biomechanical procedures
Effects of the pulsed high frequency electromagnetic currents on fracture healing have been investigated on 20 fibula of rabbits. Osteotomy has been applied on 10 left fibulas. 5 of them have been formed the control group. No, fixation method have been applied. Subects in the experimental group have received pulsed electro-magnetic current for 28 days 15 minutes in a day, while control group have been left to heal by themselves. 62 Herz pulse frequency, 10 watt mean power and 0,4 m.sec constant pulse duration have been accepted as application parameters of pulsed electromagnetic currents. At the end of the 28th day, radiograms of the both group have been obtained and the subject sacrified. Resistance of the callus in the left fibulas and the intact right fibulas have been compared by biomechanical methods. Bones have been broken with an electronic device (INSTRON 1195) which applies an increasing compressive force ond breaking point curves have been recorded. Subsequently callus have been studied hystologically. The results of experimental group were found to be very satisfactory. In radiological examination of cases all of the fractures were consolidated, and by biomechinanically more resistant than the cases in the control group, and united bones have shown a better progress in the hystological sections.
Özet
Pulsasyonlu yüksek frekanslı elektromagnetik akımların kırık iyileşmesi üzerine etkileri 20 tavşan fibulasında araştrıldıı. 5 i kontrol, 5 i deney grubundan olmak üzere 10 tavşanın sol fibulasına osteotomi yapıldı. Herhangi bir fiksasyon yöntemi uygulanmadı. Kontrol grubu kendi halinde iyileşmeye bırakılırken, deney grubundaki tavşanlara 28 gün süre ile her gün 15 dakika tedavi yapıldı. Pulsasyonlu yüksek frekanslı akımların uygulama parametreleri olarak, 62 Herz İmpuls frekansı. 10 watt ortalama çıkış gücü ve 0.4 msn. Sabit bir impuls süresi seçildi. 28. günün sonunda her iki grubun röntgen grafileri çekildi ve hayvanlar öldürüldü. Her iki grupta bulunan tavşanların sol fibulalarında oluşan kallusla, kırılmamış sağ fibulaları çıkarılarak kalkış direnci karşılaştırmalı olarak biomekaniksel bir yöntemle araştırıldı. Yöntemin esası elektronik bir aygıtla (INSTRON 1195) fibulaları gittikçe arttırılan kompresif bir stres altında tutmak suretiyle kırmak ve bu sırada kırılma eğrilerini kaydetmektedir. Bunu takiben kallusların histolojik incelemesi yapıldı. Sonuçta deney grubunda çok başarılı bulundu. Radyolojik olarak tüm olgular konsolide, histolojik olarak daha ileri devrede ve biomekaniksel olarak da kontrol grubundan daha dirençli olduğu görüldü.